Korona Sonrası Kurumsal Şirketlere Yol Haritası

Koronavirüs salgını sonrası dünyanın eskisinden çok farklı olacağına dair çeşitli öngörüler sık sık dile getirilirken, yeni dünya düzenine yakın bir perspektiften bakmayı tercih eden EGİAD, “Geleceğin Kurumsal İhtiyaçları ve Salgın Sonrası Döneme İlişkin Öneriler” başlıklı bir webinar düzenledi. Ege Genç İş insanları Derneği, Türkiye Kurumsal Yönetim Derneği TKYD Başkanı Feyyaz Ünal ve TKYD Yönetim Kurulu Üyesi Tanyer Sönmezer’i ağırlayarak, salgın sonrasında şirketlerin alması gereken önlemleri ve çizmesi gereken yol haritasını değerlendirdi.

Koronavirüs salgınının, çalışma ve özel yaşamı tamamen değiştirdiğinin belirtildiği etkinlikte, bu değişimlerin ne kadarının kalıcı olacağına, salgın sona erdiğinde iş yaşamının nasıl devam edeceğine cevap arandı. Toplantının açılış konuşmasını yapan EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Aslan, bu süreçte şirketlerinin salgın sürecindeki tutumunun firmanın geleceğiyle direkt etkili olduğuna vurgu yaparak, konuşmasını örneklerle sürdürdü. Aslan, kurumsal yönetimin temel bileşenlerinden olan sosyal sorumluluğun önemine dikkat çekerek, “Netflix’in yaptığı gibi toplumun internet ihtiyacını düşünerek, görüntüde farklılık yaratmayacak şekilde filmlerin görüntü kalitesini düşürme kararı gibi, hızlı karar almanın aslında rakiplerden önce fırsatları değerlendirmeyi sağladığını, güçlü IT altyapısı ile işin sürekliliğini sağladığını gördük. Zara’nın yaptığı gibi maske üretip ücretsiz dağıtarak sosyal sorumluluk projelerinin önemini ve toplum ne kadar güçlü ise şirketlerin de o ölçüde güçlü olacağını, tedarik zinciri dengesini sağlayarak kriz dönemlerinde tedarikin sürekliliğinin sağlanabileceğini, tüm süreçlerde dijitalleşmenin önemini gördük. Toyota Türkiye’nin kararı gibi, araç satılmasa bile bir sene boyunca hiçbir çalışanını işten çıkarılmayacağının taahhüt etmesi ile çalışanlarımızın sağlığının ve huzurunun her şeyden önemli olduğunu gördük. Bu tür yaklaşımların kurumsal yönetim bağlamındaki etkileri büyük olmakta. İş insanları olarak iyi risk yönetiminin, iletişimin, iyi bir nakit yönetimine sahip olmanın önemini salgın sürecinde bir kez daha anladık. Ayrıca son zamanlarda sıkça kullanılan çevik yapının ne demek olduğunu daha iyi anladık. Bu yeni dönemde şahsi kanaatim şirketlerin yönetim kurulunda çeşitlilik konusuna daha fazla önem vermeleri gerekliliğidir. Bununla birlikte, işletme fonksiyonlarının sekteye uğramaması için pay sahiplerine güven veren yedekleme planlarının hazır olması ve kamu ile paylaşılması da önemli bir unsur olacaktır” dedi.

EGİAD’ın Başarısında Şeffaflık Ön Planda

STK’lara ilişkin değerlendirmede de bulunan Başkan Aslan, kurumsal yönetimin özünü oluşturan şeffaflık ve hesap verebilirliğin EGİAD için yüksek öneme sahip olduğunu belirterek, “Bir STK için hesap verebilir olmak, kaynaklarını etkin ve amaçları doğrultusunda kullandığını düzenli olarak göstermek ve kar amacı gütmeyen kuruluş statüsünün getirdiği ayrıcalıkları kişisel çıkar için kullanmamak anlamına gelir. Hesap verebilir bir STK, üyelerine, karşı her zaman yanıt verebilir olmalıdır. Bu bağlamda EGİAD’ın bir iş insanları derneği olması büyük avantaj. Her bir EGİAD üyesi mali konularda ciddi bilgi ve birikime sahip zaten. Derneğimizin hem kendi bünyesinde bir muhasebe departmanı var hem de birlikte çalıştığımız kurumsal muhasebe firmamız var; bunun yanında gönüllü olarak big-4 tarafından denetim raporu da alıyoruz. Şeffaflık; kararların, kurallar ve düzenlemeler doğrultusunda katılımcı yollarla alınması ve uygulanması, alınan kararlardan etkileneceklerin bilgiye erişiminin sağlanması ve bu bilginin de ulaşılabilir, anlaşılır ve somut olması prensibidir. EGİAD’ın temellerinde ve yönetim anlayışında bu hep vardır. Örneğin Yönetim Kurulumuzun 22 kişiden oluşması ve haftada bir toplanması başlı başına çok sesliliğin kurum kültürü haline gelmesinde rol oynamaktadır” dedi. Aslan, Kurumsal Yönetim Denetiminden geçildiğini ve Kurumsal Yönetim Uyum Derecelendirme notunun 10 üzerinden 9.21 olarak belirlendiğini hatırlattı.

Korona Pozitif Gelişmeleri Beraberinde Getirmekte

TKYD Başkanı Feyyaz Ünal, artık herkesin aynı gemi içinde olduklarını anladığını, başarının ve sağlığın bireysel değil toplumsal olduğunun idrak edildiğini belirtti. TKYD Yönetim Kurulu Üyesi Tanyer Sönmezer de negatif süreçlerden pozitif gelişmelerin doğduğunu vurguladı. Geçmişte yaşanan salgın ve savaşların beraberinde pozitif yeni gelişmeleri de doğurduğunu hatırlatan Sönmezer, “Çok uzakta üretmenin avantajı bir gecede Türkiye’nin lehine döndü. Korona beraberinde ucuz rekabet avantajı, tedarik zincirlerinin değişmesi, dijitalleşme, sosyal kurgu değişimi, yeni kaynaklarımızın hayatımıza girmesi, uzaktan teknoloji gibi birçok yeni oluşumu hayatımıza getirdi. Avrupa’da ve başka ülkelerde değişime uğrayan firmalarla birleşme ya da satın alma imkanları doğdu. Dünyaya açılım için büyük bir fırsat barındırmakta. Çin’in GSMH’nin (Gayri Safi Millî Hasıla) yüzde 1’ini alsak Türkiye ekonomisinin ne kadar büyüyeceğini düşünün. Bu dönemi bu fırsatları görüp altına hücum tabiriyle tarihi fırsatları barındırıyor olarak görebiliriz. Herkes negatif bakarken pozitif bakmamızı fırsat olarak görmekteyim” dedi.